25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü
Değerli meslektaşlarım, bilindiği üzere, kadına yönelik şiddet dünyanın en önemli sorunları arasındadır ve maalesef bu konudaki karnemiz de ülke olarak oldukça zayıftır. Özellikle son yıllarda kadına yönelik şiddetle etkin mücadele için çok boyutlu çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmaların sonuç verebilmesindeki en önemli etken ise eşgüdümlü olarak çalışmaktır. Tam da bu noktada medyanın önemi çok büyüktür. Yazılı ve görsel medyanın, kadına yönelik şiddetle ilgili kullandığı haber dili önemlidir. Bu tarz haberlerde failin değil mağdurun sıfatlandırılması, şiddete uğrayan kadının, öncelikle bir birey olduğu gerçeğinden uzaklaşılıp, boşanmış, evli, anne, kız arkadaş, metres gibi, gerçekleşen olaydan bağımsız ifadelerle tanımlanması cinsiyetçiliğin altını çizmekten öteye gitmemektedir. Hiçbir güç ve otoritenin, kullandığımız dil ve kalemimizi, toplumsal anlayışa zarar verecek, sosyal düzeni olumsuz etkileyecek şekilde yönlendirmesine izin vermemeliyiz. Bizim görevimiz ayrıştırmak, ötelemek, taraf olmak değildir. Özellikle kadına yönelik her türlü şiddete karşı bakış açımızın siyaset ve cinsiyet üstü olması gerekmektedir. Bir basın mensubu olarak bizim mücadelemiz, kadını, yönetilmeye ve korunmaya muhtaç bir canlı ya da cinsel bir obje olarak gören zihniyetle mücadele olmalıdır.
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde, yazılı ve görsel medyanın etkin ve kararlı mücadelesinin de katkısı ile kadına yönelik şiddetin son bulduğu, kadının bulunduğu sıfatlar üstünde bir birey olarak değer gördüğü ve cinsiyet eşitliğinin sağlandığı bir dünya diliyorum.
Kamuoyuna saygıyla...
AYDIN BÜYÜKŞEHİR GAZETECİLER CEMİYETİ BAŞKANI
ESİN ÖZHAVUTÇU